Metropolis, bir başyapıt! Tüm zamanların en iyi filmlerinden. Sinemanın "dört havarisinden" biri sayılan Fritz Lang (1890-1976), Metropolis'te fütürist bakış açısıylagörsel bir şölen sunuyor... 21. Yüzyıla ait bir dünyada devasa boyutlarda binalar, binaların arasında uçan ve caddelere konan ilginç hava araçları, binlerce insanı taşıyan akıl almaz asansörler... Masallarda okuduğumuz dev canavarları andıran makineler... Temelde tüm kenti, ya da geniş anlamıyla, dünyayı yöneten tek şey, bir makinedir. Makine bu haliyle bizzat tanrının yerini almıştır. Ona ölesiye tapan ve hizmet eden "ağzı var dili yok" işçiler ve onları sadece değersiz birer eşya gibi gören, makinenin beyni patron... Filmin görsel anlatımının arkasındaki ana fikir yani ezen-ezilen ya da emek-sermaye çatışması yönetmenin bakış açısıyla yalın, bir biçimde sunulmuştur.